Bundesliga’nın 18. haftasında ligin en güçlü ekiplerinden Bayern Münih ve Eintracht Frankfurt karşı karşıya geldi. Genel olarak Bayern Münih üstünlüğüyle geçen maçta Frankfurt, Kolo Muani’nin golüyle zorlu deplasmandan 1 puan ile ayrılmayı başardı. Bundan önceki 2 maçından da 1-1’lik skorlarla ayrılan Bayern Münih ise yine aynı skorla berabere kaldı ve galibiyet hasreti 3 maça çıktı. Dev maçta iki ekibin 11’leri şu şekildeydi:
Bayern Münih Topa Sahipken
Bayern Münih, %67’lik bir oranla rakibine göre daha fazla topla oynayan taraftı ve maç boyunca geriden oyun kurulumunda hiç sıkıntı çekmedi. Bunun sebebi Frankfurt’un topu rakibe bırakması ve ön alanda çok az baskı yapmış olmasıydı. Bunun yerine, rakibini derin ve orta blokta karşılamayı seçen deplasman ekibi, 1. ve 2. bölgede 5-4-1 şeklinde dizildi ve rakibinin sahanın ortasından oynamasını engelledi. Orta bölgede alan bulmakta maç boyunca sıkıntı yaşayan Bavyera ekibi ise, farklı çözüm yollarına başvurmak zorunda kaldı.
Eıntracht Frankfurt'un 5-4-1 Yapısı
Deplasman ekibi, rakibine ilk gol gelene kadar neredeyse hiç önde baskı yapmadı. Bunun yerine orta sahaya çekilip rakibi burada karşılamayı tercih ettiler ve bunu yaparken sezon boyunca kullandıkları 5-4-1 yapısından faydalandılar. Bu maç aynı zamanda, 5’li savunmayla oynayan takımların alamet-i farikasını bir kez daha bizlere gösterdi: Rakibin hücum hattında elde etmek istediği sayısal üstünlüğü engelleyebilme. Bayern, Musiala ve Mülleri de ileri göndererek son hatta sayısal üstünlük elde etmeye çalışsa da rakibin 5’li savunma hattı buna izin vermedi ve 1’e 1 eşleşmeler ortaya çıktı.
Top 2. bölgede ve Frankfurt 5-4-1 şeklinde dizilmiş. Bayern’in 5’li hücum hattına karşı Frankfurt’un 5’li savunması var ve eşleşmeler net bir şekilde görünüyor
Tabii geride 5 oyuncu demek, ön taraftan eksilmek demekti. Bayern topu orta alana taşıdığında Kolo Muani, rakip stoperlerden birine baskıya çıkarsa diğer stoper boş kalıyordu. Bu anlarda ise Frankfurt 8 numaraları devreye girdi. S. Rode ve D. Sow, boştaki stopere pres uygulayarak rakibi bek oyuncusuna oynamaya teşvik etti. Top bek oyuncusuna gittiğinde ise Bayern yine penetre edemiyordu çünkü orta saha oyuncularıyla olan tüm pas bağlantıları kesilmiş oluyordu. Bu sebeple Bayern topu 3. bölgeye çok rahat taşıyamadı.
Pozisyonun başında Kolo Muani, Upamecano’ya prese çıkıyor. Upamecano’nun pasında top, boştaki stoper M. de Ligt’e geliyor. De Ligt’e ise Frankfurt 8 numaralarından S. Rode baskıya gidiyor ve rakip, A. Davies’e, yani kanada yönlendiriliyor
Top Alphonso Davies’e ulaştığında ise bu sefer, 4’lü orta hattın en sağındaki oyuncu J. Lindstrom prese gidiyor ve bunu yapmadan önce sahayı scan’liyor. Scan’lediği için rakibi arkasına alabilen oyuncu, A. Davies’in orta sahayla olan bağlantısını kesiyor ve devamında topu takımına kazandırıyor
Takımının ortadan ilerlemekte zorlandığını göre J. Kimmich ise maç boyunca rakibi manipüle edip takımına alan yaratmaya çalışarak, oyun aklının ne kadar yüksek olduğunu bizlere gösterdi. Rakibin dikkatini kendisine çektikten sonra stoperlerin arasına iniyor ve orta sahadan rakibin 1 oyuncusunu eksiltmeye çalışıyordu. Rakip takip ederse diğer oyuncular boşa çıkmış oluyor, etmezse ise derinde, baskı altında olmadan topla buluşup topu buradan dağıtıyordu.
Bu pozisyonda Kimmich’in ne kadar akıllı bir oyuncu olduğunu bir kez daha görüyoruz. S. Rode’nin dikkatini çektikten sonra derine iniyor ve normalde S. Rode’nin olması gereken yerde, yani orta sahada takım arkadaşları için boşluk yaratıyor
Pozisyonun devamında T. Müller, az önce Kimmich tarafından yaratılmış olan alanda topla buluşuyor ve atağı şekillendiriyor
Nagelsmann'ın Sıra dışı Bek Kullanımı
Maçta dikkat çeken bir diğer şey ise Bayern Münih beklerinin aldıkları pozisyonlardı. Normalde takımlar beklerine sabit roller verirken, Nagelsmann böyle yapmadı. A. Davies ve J. Stanisic, topun bulunduğu bölgeye göre kendilerini farklı pozisyonlarda konumlandırıyorlardı. Eğer top sahanın sağ tarafındaysa Stanisic, takımına sağ tarafta genişlik veren oyuncu oluyordu ve bu anlarda A. Davies sol çizgide durmaktansa içeriye doğru geliyordu. Bunun amacı ise rest-defence yapısını sağlamlaştırmaktı. Sahanın ortasında, geride fazladan bir oyuncunun bulunması, olası bir top kaybına karşı Bayern Münih’in hazırlıklı olduğu anlamına geliyordu. Top sol tarafa gittiğinde ise bu sefer A. Davies çizgiye doğru gidiyor, Stanisic ise içeri geliyordu. Bunun başka bir avantajı da top sirkülasyonunu kolaylaştırmasıydı. Eğer atak ters kanattan devam ettirilmek isteniyorsa Bayern Münih, bunu ortadaki bek oyuncusu sayesinde rahatlıkla yapabiliyor ve atak diğer taraftan devam ediyordu.
Upamecano sahanın sağ tarafında topa sahip olan oyuncu, bu da Sane’nin içeriye doğru gitmesi ve Stanisic’in geniş bir pozisyon alması anlamına geliyor. Bu sırada ters kanattaki A. Davies ortaya doğru geliyor. Coman ise solda genişlik veriyor
Bu da maçtan bir görüntü. Stanisic sağ tarafta genişlik veren oyuncu. Bu esnada Davies ortaya doğru geliyor ve takımının defansif güvenliğine katkıda bulunmuş oluyor
Oliver Glasner’in seçtiği 5-4-1 yapısı, bozulması zor bir yapı olsa da zaafları da tabii ki vardı. Bayern Münih stoperleri fazla zamana ve alana sahiplerdi. De Ligt ve Upamecano bundan, maç boyunca savunma arkasına attıkları uzun toplarla faydalanmaya çalıştılar. Zaten ortadan penetre etmekte zorlanan Bayern, bunun yerine Sane ve Coman gibi atletik kanat oyuncularını savunma arkasında topla buluşturmayı hedefledi. Maçta sürekli gördüğümüz bu iki şey, Bayern’in içte konumlanan bekleri ve stoperlerinin savunma arkasına attıkları uzun toplar gole doğrudan etki etti. Bayern Münih’in 34. dakikada Leroy Sane’yle bulduğu gol, De Ligt’in Coman’a attığı uzun top sonrasında geldi. Pozisyonun devamında ters kanatta içeride konumlanmış olan Stanisic, topun Bayern’de kalmasını sağladı ve attığı pas sonrasında Thomas Müller’in asistiyle ev sahibi ekip 1-0 öne geçti.
Ajax altyapısının bir ürünü olan M. de Ligt, bir stopere göre yüksek bir pas tekniğine sahip. Bu pozisyonda da savunma arkasına attığı uzun pasla bize bunu gösteriyor
De Ligt’in pası sonrasında Coman, savunma arkasında topla buluşuyor. Devamında top ortadaki Kimmich’e geliyor
Kimmich oyunun yönünü tersine çeviriyor ve ters kanatta içeride konumlanmış olan Stanisic topla buluşuyor. Topun takımında kalmasını sağlayan Stanisic, sağ kanattaki Müller’e pas atıyor
Müller’in pası ve Sane’nin vuruşuyla Bavyera ekibi 1-0 öne geçiyor
Musıala Ve Müller Hatlar Arasında
Bayern Münih topu 3. bölgeye taşırken 2-3-2-3 gibi diziliyordu. 1’e 1’de tehlikeli, adam eksiltme becerisi yüksek olan oyuncular rakip beklerle eşleşirken, Musiala ve Müller’in özel bir rolü vardı. Rakibin 5’li savunması ve 4’lü orta saha hattı arasında konumlanan bu ikili, hatlar arasında boşluk ararken, bir yandan da rakip oyuncuların kararsızlık yaşamalarına sebep oluyorlardı. Üst düzey tekniğe sahip olan bu iki oyuncu hatlar arasında konumlandığında rakip oyuncular, aralarından hangi oyuncuların onları tutacağı konusunda tereddüte düşüyorlardı. Bu sebeple de ev sahibi ekibin diğer oyuncularına değerlendirebilecekleri boşluklar açılıyordu.
Top henüz 2. bölgede. Sane ve Coman rakip takımı yatay olarak genişletirken, Müller ve Musiala ise hatlar arasında konumlanıyor
Musiala kendini hatlar arasında konumlandırmış ve Tuta onu takip eden oyuncu
Pozisyonun devamında Tuta, oyuncuyu bırakıyor ve takım arkadaşlarına Musiala’yı tutmalarını söylüyor. Yine de Musiala’yı kimse tutmuyor
Eıntracht Frankfurt Topa Sahipken
Eintracht Frankfurt, topu rakibe bırakıp 1. ve 2. bölgede kazandıkları toplarla hızlı hücumlar gerçekleştirmeyi hedefledi, nitekim golü de böyle buldu. İlk yarıda golü yedikten sonra ön tarafta biraz daha fazla topla oynamaya başlasalar bile, genel olarak set hücumunda pek de etkili olamadılar. Bunda tabii ki Bayern Münih’in baskısı da etkili oldu.
Bayern Münih'in Presindeki Aşırı Kompaktlık
Ev sahibi ekip, maç boyunca rakibine şiddetli ön alan baskısı uyguladı ve rahat oyun kurmalarına engel oldu. Bunu yaparken de yatay olarak takımca inanılmaz daraldılar. Choupo-Moting pres yönünü belirleyen oyuncu olurken, aynı zamanda topa sahip olan stoperin, sahanın diğer tarafı ile olan pas bağlantısını yaptığı koşuyla kesiyordu. 3’lünün kenar stoperlerine pas oynandığında ise bu pas, topun olduğu taraftaki kanat ve bek oyuncusunu tetikliyordu ve bu oyuncular top henüz hareket halindeyken hızlıca prese çıkıp rakibin karar verme süresini en aza indiriyorlardı. Ters kanattaki kanat oyuncusu ise, bek oyuncusunu bırakıp ortaya doğru geliyordu ve topa uzak olan 8 numarayı tutuyordu. Bu sebeple de Kimmich, savunma önündeki boşluğu kapamak için derine inebiliyordu. Musiala’nın da Kimmich’in yanına derine inmesiyle Bayern, maç boyunca 4-2-3-1 şeklinde dizilerek önde pres yaptı.
Top Hasebe’de ve Choupo-Moting, onun sol kanatla olan bağlantısını kesiyor. Müller topa yakın olan 8 numarayı tutarken, Sane ise ortaya doğru gelip uzak 8 numarayı tutuyor. Bu sırada Coman ve Davies ise pasın sağ stopere oynanmasını bekliyor
Pas oynandıktan sonra Coman sağ stopere, Davies ise sağ kanat beke baskıya çıkıyor ve rakibi uzun oynamaya zorluyorlar
Devamında Bayern topu kazanıyor. Burada da görüldüğü üzere Sane, A. Knauff’u bırakıp uzak 8 numara D. Sow’u tuttuğu için Kimmich, D. Sow’u bırakıp derine inebiliyor
Bu da başka bir pozisyon. Sol bek A. Davies ve sol kanat K. Coman sahanın en sağ tarafına kadar geliyorlar. Bayern takımca ekstrem kompakt duruyor fakat burada önemli olan şiddetli baskı yapabilmek. Zira Frankfurt oyuncuları, karar vermek için fazla zamana sahip olurlarsa ters kanatta boş olan Buta’ya ulaşabilirler. Öyle olmuyor ve Bayern oyuncuları yaptıkları şiddetli baskıyla topu alıyorlar
Bayern Münih oyuncularının pres anında birbirlerine bu kadar yakın durmalarının başka bir avantajı daha vardı. Topu kazandıklarında oyuncular birbirlerine çok yakın olduğundan, rahat bir şekilde kontra atak yapabiliyorlardı. Topu kazanan oyuncunun etrafında her zaman takım arkadaşları bulunuyordu, bu da hızlı hücum anında pas seçeneklerinin fazla olduğu anlamına geliyordu
Peki Eintracht Frankfurt, Bayern Münih’in baskısını kırarsa ne oluyordu? Ev sahibi ekibin oyuncuları hızlıca derine düşüyordu ve rakibi, ön hatta yaptıkları baskının bir benzeri şekilde 4-2-3-1 tarzında karşılıyorlardı. 3. bölge presindeki prensiplerin çoğu burada da geçerliydi. Rakibin dar yapısının farkında olan Frankfurt 8 numaraları ise (D. Sow, S. Rode ve oyuna sonradan giren D. Kamada) zaman zaman kendilerini çizgide konumlandırıp, bu şekilde takımlarının 3. bölgeye girebilmelerini sağladılar.
Bayern’in 2. bölgede rakibi karşılama şekli. Aynı 3. bölge presinde olduğu gibi, burada da ters kanattaki oyuncular içeri doğru giriyor
Eıntracht Frankfurt'un Golü
Deplasman ekibinin topu rakibe bıraktığını ve kazandığı toplarla kontra ataktan gol bulmayı hedeflediğinden bahsetmiştik. 69. dakikada buldukları beraberlik golü de bu şekilde geldi. Golü atan Kolo Muani, pozisyonun hazırlanmasında da çok büyük katkı gösterdi.
Topu 1. bölgelerinde alan Frankfurt’lu oyuncular hızlıca ileriye oynadılar ve topu en ilerideki Kolo Muani’ye ulaştırdılar
Topla sağ kanatta buluşan Kolo Muani, akıllıca bir hamleyle topu yavaşlattı ve Daichi Kamada’nın ileriye koşu yapmasını bekledi
D. Kamada’nın koşu yapmasıyla birlikte Kolo Muani, topu 2 kişinin arasından ona ulaştırdı. (Bu pozisyonda Kimmich’in bir hatası olduğunu da söylemek mümkün. Sahayı tarayıp Kamada’nın attığı koşuyu görüyor fakat onu takip etmek yerine zaten Bayern’in sayısal üstünlük kurduğu Kolo Muani’ye doğru gidiyor. Eğer Kamada’yı takip etseydi muhtemelen top, Kamada’ya ulaşmayacaktı)
Top Kamada’ya ulaştıktan sonra Kolo Muani’den bir tane daha güzel hamle geldi ve Upamecano’nun kör noktasına koşu attı
D. Kamada’dan harika bir no-look pas geldi ve Kolo Muani, Upamecano’yla 1’e 1 kaldı
Topla bir anda hızını arttıran Kolo Muani, rakibini 1’e 1’de alt etti ve topu sağ köşeye bırakıp ağlarla buluşturdu
Sonuç
Bayern Münih’in 3. bölgedeki presi gerçekten mükemmele yakındı. Oyuncular, baskıya çıkış zamanlamalarını ve pozisyonlarını doğru ayarlarken, rakibin Bayern’in kompakt yapısından faydalanmasını da engellediler. Ev sahibi ekibin ön alandaki baskısı üst seviyede olsa da, aldıkları topu değerlendirmekte zorluk yaşadılar. Özellikle Frankfurt’un orta bloğa çekildiği anlarda ortadan kısa paslarla penetre etmekte epey zorlandılar. Bunun yerine stoperlerin pas tekniği ve kanatların atletizmiyle 3. bölgeye girebildiler. Bu sonuçla ligde üst üste 3. kez puan kaybeden Bayern, daha fazla puan kaybetmek istemiyorsa toplu oyununu da geliştirmeli. Ligdeki şampiyonluk favorisi yine onlar olsa da, bu puan kayıplarından sonra rakipleri de onlara epey yaklaştı. Tabii bunları söylerken, Bayern Münih’in 17 futbolcuyla, Dünya Kupası’na en çok oyuncu gönderen kulüp olduğunu da hesaba katmak lazım.